Davetsiz felakete gideriz; ama davetsiz mutluluk paylaşmayız! (?) Sevdiğim bir arkadaşımla yine arkadaşlıklar üzerine sohbet ediyorduk. Görüşmeye ara verdiği bir arkadaşından bahsediyordu, kız bunu ağlama duvarı gibi kullanıyormuş, başkalarıyla gülüp eğlenip, onunla sürekli melankolikmiş. Ben de acaba seni yakın hissettiği için olabilir mi dedim. O da, gülmek de ağlamak da eşit duygular, ikisi arasında baktığında bir fark olmamalı, dedi. Düşününce hak verdim, ikisi de içten duygular. Benim de görüşmeye ara verdiğim böyle bir arkadaşım vardı. Tanışıklığımız uzun bir süre olmamasına rağmen sürekli onu motive etmekten yorulmuştum. Ben onun psikoloğu değildim ki, başkalarıyla gülüp eğlenirken benimle sürekli ağlıyordu,, onunla görüştüğüm zaman benim de modum düşüyordu, mesafe koymuştum samimiyetimize.(bunu bilnçli yapmamıştım gerçi, farklı sebeplerden kızmıştım ona). Ara ara hep aklıma gelir bu konu, ne zamandır yazmak istiyordum. Yaşam seyahatimiz boyunca kimileriyle küseriz, kimiler...
Özgürlük Alanım ~~ Söylemek istediklerim 140 karaktere sığmayınca blog açmaya karar verdim :) Yazmak güzel bir düşünce şekli. Unuttuklarımı hatırlatan ve bana kendimi iyi hissettiren bir eylem. Hayatın içinden..