Ana içeriğe atla

BENDEN BOB OLUR MU?


Geçen yıl bu zamanlar, neredeyse hepimizin farklı hayatları, planları, hayalleri vardı. Yeni yıl, yeni hedefler vs. hepsi masal gibi geliyor şimdi😌 Pandemi bize bugüne değer vermeyi öğretti, kafamıza vura vura. Geçen yılbaşı kendimce bir istek listesi yapmıştım, hedef, plandan farklı bir liste. Gerçekleşmeyecek sandığım oldu, gerçekleşmesi gerekenler olmadı, var olan elimden gitti :) Bu istek listesini maddi konularda yaparım, unutmayayım aklımda olsun diye ve hep kısa zamanda da alırım. Listeye inanırım 😏 Bu yıl basit bir istek listesi yaptım yine, detaylandırmaya üşendim; bakalım nasıl olacak🙇

Geçen yıl listemde iş ile ilgili bir şey yoktu, zaten sevdiğim bir işim var diye yazmaya gerek duymamıştım, yazmak gerekmiş. 1 Nisan'dan beri işsizim virüs sebebi ile. Mart ayından beri bol bol kitap okuma fırsatım oldu, yürüyüş yaptım. Gün doğumlarını denizde karşıladım yaz boyu, hep özendiğim ve vakit ayıramadığım bir şeydi. Yaz mevsimi bitince yürüyüşler devam etti. Hep resim yapmak isterdim, fırsat yaratamazdım. Vakit bol ancak pandemiden dolayı kurslar vb. yerler de kapalı olduğu için kendim yapmaya da cesaret edemedim. Sonra sayılarla boyama diye bir şey denk geldi, akrilik boyalarla, isteyen herkesin yapabileceği tablolar çıkıyor ortaya.


İlk önce bu üsttekini aldım, günde 3-4 saatimi bununla geçirdim, nasıl zevkli anlatamam, boyalar psikolojimi kurtardı resmen, terapi gibi geldi. Deniz ve gökyüzünü kendim yaptım 😎 biraz vasat oldu ben de değiştireyim derken bozdum sonra birkaç video izleyerek bu hale getirebildim. Evet olduğu gibi boyarsanız bir teknik istemiyor da ben illaki değiştireceğim 😆


Baktım ki günümün yarısı her şeyi boyama isteği ile geçiyor, bu sefer yukarıdaki dere evini aldım(aslında göl eviydi)😃Renkleri içimi kararttı, ben de canlandırmak istedim. Sabırsız olmasam belki daha çok video ile biraz daha düzeltebilirdim de 😒.......Tabi ben renklerini değiştirince perspektif, derinlik kalmadı, hevesim kaçtı ara verdim buna. Göl evini annem beğendiği için almıştım, kendim için de aşağıdakini almıştım, ona başladım, olduğu gibi boyadım, sanatımı konuşturamadım 😅aynısı oldu, beğendim 😊Sonra da göl evini dere evine çevirerek bitirdim.



 Tablolardan artan boyalarla kendim denemek istiyorum, küçük tuvallere. Deniz temalı bir şeyler boyamak istiyorum, biraz video izlemem lazım, bakalım benden Bob olur mu? 😇



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SEN KİMSİN?

Az önce bir sitede gezinirken, Kürk Mantolu Madonna kitabı geldi aklıma. Kitabı okuyanlar Raif Efendi'yi bilir onun günlüğünde yazdıklarını okuyana kadar, onu içine kapanık, silik, ekmek kavgasında biri olarak tanırız.   Baktığım sitede de, yazıları yazanların fotoğrafları vardı, ilk baktığımda sıradan fotoğraflar gibi geldi. "Aa bu çocuk mu? bu adam mı yazmış" dedim. Sonra merak ettim, yazılarına bakayım, dedim. Yazıları okuyunca fotoğraflarla aramda duygusal bir bağlantı oluştu, o insana başka bir gözle bakmaya başladım. Yazıyı yazan insan o fotoğraftakiydi işte, o cümleleri kuran, özlemleri olan, hayalkırıklıkları yaşayan, anıları olan, hikayesi olan bir insan.. Tanıştığımız ya da uzun zamandır tanıdığımız aslında sadece tanıdığımızı sandığımız birçok insanda da böyle değil mi? Mesela ben herkesle herşeyini paylaşmayı çok sevmeyen biriyim, merak edenlerle değil, değer verenlerle daha yakın arkadaşlıklar kurmayı tercih ederim. Bu sebeple de bazılarına göre h...

NASIL BULMAK İSTİYORSAK ÖYLE BIRAKALIM

Bugün Aktif Felsefe Derneği ile çevre temizliği yaptık. 27 kişiymişiz, fena bir sayı değil aslında, çevre temizliği etkinliği olduğunu düşünürsek. İlk başta bir şey yok gibi gözüküyordu, sonra bir baktım traktörde bir çöp yığını oluşmuş torba torba. İnsanlar neler neler atmışlar, acaba bugün bizimle orada olup çöp toplasalardı, tekrar atarlar mıydı? merak ettim... Umursamazlık, nasıl olsa arkadan biri toplayacak, zaten bizden önce de atılmış, vb.gibi düşüncelerle bu saygısızlık yapılıyor. Ben bunu öncelikle kendine saygısızlık olarak görüyorum. Bir de şu var, iş hayatında da çok rahatsız olduğum bir konuydu. İnsanlar tek tek çok iyi; ama bir araya geldiklerinde korkunç olabiliyorlar. Ortak kullanım alanlarının kullanımı konusunda da bu geçerli..Evinde hijyen hastası kesilen biri, ortak kullanım alanlarını kullanırken inanılmaz davranıyor. Kendi yaptığının anlaşılmayacağı rahatlığı mı? yoksa başka biri temizleyecek nasılsa mantığı mı? ya da her ikisi..  Sınırlı bir alanı temiz...

BİR KİTAP - ROMANTİKA

Size Romantika’yı anlatmaya çalışacağım desem, umursamayacaksınız, biliyorum. Şu Çılgın Türkler’in yazarı, Turgut Özakman’ın yazdığı bir kitap dersem? Turgut Özakman’dan romantik bir aşk hikayesi. İlk basım tarihi Ocak 2000, benim okuduğum ise yedinci baskısı. Yaklaşık beş yıldır aklımda; ama bir türlü alıp okuyamamıştım, hep araya başka kitaplar girdi, unuttum. Romantika, yazarımızın ikinci kitabıdır. Yazarımızın, Diriliş-Çanakkale, Cumhuriyet-Türk Mucizesi gibi çok değerli kitapları bazı kitaplarındandır. 28 Eylül 2013’te, 83 yaşında vefat etmiştir. Geçen yine farklı bir kitabı almak için gitmiştim, yokmuş, rafta Romantika’ya takıldım, aradığım kitap da yoktu, demek bu kitabı okuma zamanım gelmişti. Elime aldım, sayfalarını çevirdim, beni saracak gibi hissettim, kitap kapağı da çok güzel. Kabartma şeklinde iki kelebek.  Hikayeyi romanımızın kahramanı Doğan Hoca’nın kızı Şirin’den dinliyoruz. Doğan Hoca 1960’lı yıllarda, sanat tarihi kürsüsünde aydın bir doçenttir. Sağ-sol...