19 Kasım'a;
“Eskiden genç ve şaşkındım; şimdi yaşlıyım ve çok daha şaşkın" diyen Mark Twain'in sözünü 'şimdi daha genç ve şaşkın' diye değiştiriyoruz tabi ki :-)
Dramatik durumlarla dalga geçmeyi seven ben (bu durumlar bana aitse tabi ki) doğum günlerimde nedense hep duygusal olurum. Vecihi'yi bekleyen Ayşen Gruda heyecanıyla dolu bir doğum günü yaşamak istiyorum bir sene de yahu :-) (Bu benzetme bana ait değil, twitter da biri yazmış, ben de çok sevmiştim, doğum günüme de uyarlayayım dedim)
Annem benim yaşlarımdayken, ona 'sen orta yaşlı mısın' diye sorduğumu hatırlıyorum. O da 'hayır kızım, ben daha orta yaşa gelmedim' demişti. Benim yaşım da ondokuz civarı, cevap beni tatmin etmemişti, benim için orta yaşlıydı işte.
Eee hayat bu, geldik mi o yaşa, soracak bir kızım yok, ben soruyorum kendime :-) sonra da cevaplıyorum. 'Gencim daha genç ne orta yaşı :)'. Hayatı geriden takip ettiğim için, hatta otuzdan sonrası daha anlamlıdır benim için, belki de bu yüzden on yıl eksik gidiyorum.
Aşağıdaki Bedri Rahmi Eyüpoğlu şiiri yeni yaşım için gelsin. Buradaki 'sen', benim için bir kişi değil, başıma gelebilecek herhangi bir güzel şey. Yeni yaşım, hayal bile edemeyeceğim bilmediğim güzellikler getirsin hayatıma. Sağlık, huzurla...Kendi kendime de kutlarım böyle herkesten önce :-)
" Bak şu güneş nasıl geliyor.
Sen de öyle gel be!
Bak şu ışık nasıl vuruyor.
Sen de öyle vur be! "
Eeveettt hayal ettiğin her şey senin olsunn heep mutlu ol..
YanıtlaSilNot: Gençsin genç :)
:)
YanıtlaSil